atakan solak

elli sekize elin varmaz demişti
babamın cesedini elli yedi kere görmekten
elli yedi kere gömmekten dişlerim sarardı
ay göçtü kadavrasına yansıyan ışıktan
bir yağmur nasır tuttu mezar taşından

başındayım öldüğün arabanın direksiyonunun
uykum da var yolunun sıcağında
bin bir kavga içinde yoktu istifra
tek yumruğumu atmalıydım duvara

rakı masasında bana söylediklerin
votka masalına diş ağrısı perileri
yirmiye uzanırım tesirinde viskiyle
ilki yeterince lanetli çıktığın mezar halinde

değişti damarımda kanının akışı
filizlendiğinde dudağımda tokadının paresi
krizler içerisinde aynı koltuk kumbaram
seni elli sekize gömemem, giyemem yerini

go to poems * go to homepage